Anne Reçeli

Yıllardır hayalimiz olan Alaska gezisinde ( ki yakında uzun bir blog yazısı geliyor gezi hakkında) 8 gün boyunca kara kışta dağ, tepe bayır tırmanıp gün doğumuna dek aurora avladıktan sonra nihayet eve geldik. gelir gelmez de California’nın yazı aratmayan baharı bizi karşıladı.

Hem yorulmuş, hem evi özlemişiz. Ayrıca ben yemek pişirmeyi de çok özledim, Alaska’da sebze meyve bulmak zor. Yumurta, et ve hamur yemekten mide fesadı olduktan sonra bizim buraların taze sebzelerini görünce resmen gözüm döndü.  Markete salatalık malzeme ve meyce almaya gittiğimde yeni çıkmış mis gibi çilekleri görünce dayanamadım koca bir kasa aldım. Birazını yer, kalanını reçel yaparız diye düşündüm.  Hafta sonu eve kapanıp dağ başında aurora avlayan maceraperest şapkamı çıkarıp hamarat ev hanımı şapkamı giydim, leziz çilekleri şekerle birleştirerek kavanozlara tıkıştırdım..

Evde vakit geçirirken biraz da bahçeyle ilgilendik. Portakal ağacı çiçeklenmeye başlamış, bahçe mis gibi portakal çiçeği kokuyor. Babamdan öğrendiğim bir şey var, çiçeklenmeye başladığında portakal üzerindeki meyveleri toplamak lazım. Yoksa daha geç koparırken  çiçekleri dökülüyor, bir sene sonraki portakal sayısı azalıyor. Biz de çiçekleri görünce ağacın başındaki meyveleri toplamaya karar verdik. Koca bir leğen portakal toplayınca, hazır çilek reçeline girişmişken portakallardan da çok sevdiğimiz ( gene anne tarihi) portakal reçeli yapayım diye düşündüm.

Reçeller süper oldu. Facebook’a resimleri koyunca pekçok kişi tarif istedi. Ben de kamuoyu istedi doğrultusunda tarifi paylaşayım dedim.

Buyrun size katkısız, az şekerli çilek ve portakal reçeli tarifleri….

Çilek Reçeli

Malzemeler:

• çilek
• şeker
• yarım limon
• pektin ( şart değil, cıvık sevmediğim için kıvamı arttırmak için ben biraz ekliyorum.)

Yapılışı:

Çilekleri tavla zarından biraz büyük doğrayın. Bir cup ölçeğiyle kaç cup geldiğini ölçerek geniş bir tencereye alın, altını açarak orta ateşte kaynayana kadar karıştırarak pişirin.

Çilek pişerken su salıyor. Reçelin çok sulu olmasını istemiyorsanız iki alternatifiniz var. İsterseniz çıkan suyu bir kepçeyle ayrı bir kaseye alabilirsiniz . Sonra içine şeker eklenince nefis meyve suyu oluyor. Kahvaltıda yoğurt üzerine dökebilir veya smoothie yaparken kullanabilirsiniz.

İkinci alternatif de benim yaptığım gibi pektin kullanmak. Pektin elma ve turunçgillerde bol bulunan ve nişasta gibi kıvam arttıran bir madde. Reçellerde jölemsi bir kıvam verdiği için koyuşlatırıcı ajan olarak kullanılıyor. Ben pektin eklemeyi tercih ediyorum çünkü reçelin bütün lezzeti suyunda iken onu reçelden ayırmaya gönlüm razı olmuyor. Pektin eklemek isterseniz, 1 cup meyveye 2/3 ila 1 yemek kaşığı arasında ekleyebilirsiniz. meyve kaynamaya başlar başlamaz ekleyin ve pektinle biraz kaynatın.

Meyve iyice kaynamaya başlayınca ( fokurdamasından anlayabilirsiniz) içine şekerini ekleyin. Şimdi burası azıcık göz kararı, zira meyvenin ne kadar tatlı olduğuna göre şeker miktarı değişken. genelde 1 cup meyveye 1 cup şeker koymak gerekli. Ama daha az tatlı seviyorsanız biraz daha az, ya da meyve çok ekşi ise biraz daha çok koyabilirsiniz. ben gelende az şekerle başlayıp, Cüneyt’i çeşnicibaşı olarak kullanıyor ve şekeri yavaş yavaş artırıyorum.

Şeker ekledikten sonra karıştırmaya devam edin. Tüm şeker eriyip bir taşım kaynadıktan sonra altını kapatıp içine yarım limon suyu sıkıp iyice karıştırın, ateşten alın.

Şimdiiiiii….. gelelim püf noktalarına:

Çoğu geleneksek Türk reçeli epey uzun kaynatılır. Bu, reçeldeki şekerin ağdalaşıp reçelin kıvamının artmasını sağlarken ne yazık ki reçel içindeki meyve tadı ve aromasının da yanıp kaybolmasına neden olan bir durum. O nedenle fazla pişirmek reçelin en büyük düşmanı. Yani rengi kahverengine çalan, tadı hiç bir şeye benzemeyen mumyalaşmış meyve reçelleri yediniz ya zaman zaman, işte onlar uzun uzun kaynayan reçeller

Kısaca meyve tadında ve güzel parlak renkli bir reçel yemek istiyorsanız cıvık olduysa da sakın kaynatarak suyunu uçurmaya çalışmayın. Gerekirse bir kepçe ile fazla suyu ayrı bir kavanoza alın, başka şekilde kullanın. Ama çeker bir kez kaynadıktan sonra daha fazla pişirmek yasak!

Reçelin altını kapattıktan sonra hazırladığınız temiz kavanozları ağzına kadar doldurun, hemen kapaklarını kapatın ve ters çevirin. Bunu yaparken elinizin yanmaması için kalınca bir havlu kullanmakta fayda var.

Neden mi ters çeviriyoruz?  yaptığımız reçel az şekerli bir reçel. Diğer çok şekerli ve çok kaynamış reçellere göre daha narin, daha hızlı bozulma ihtimali var. Oysa sıcakken kavanozlar ve  kapaklar üzerinde ters çevirirsek soğurken içinde kalan hava büzüşeceği için vakum oluşturacak. Bu da reçelin içine have ve bakteri girmesini engelleyerek bozulmasını önleyecek.

Kavanozlar soğuyana kadar ters bırakın. iyice soğuduktan sonra istediğiniz şekilde ( ister düz, ister ters) rafa dizebilirsiniz. Açılmadığı sürece reçel bozulmayacaktır, ancak bir kavanozu açtıktan sonra buzdolabında saklayın, zira şeker az olduğundan hava alınca reçeli korumanız lazım.

Gelelim portakal kabuğu reçeline… Aslında yapılış esasları hemen heme çilekle aynı, ama kabukların acılığını almak için birkaç ufak ilave adım mevcut. Bir de portakal kabuğu zaten pektinden zengin olduğundan pektine lüzüm yok.

 

Portakal Kabuğu Reçeli

Malzemeler:

• 10 kadar portakal kabuğu
• 2 soyulmuş doğranmış portakal
• 1-2 bardak portakal suyu
• şeker

Yapılışı:

Portakal kabuklarını resimde görüldüğü boyutta ince kıyın. Bir tencereye doldurduktan sonra üzerine su ekleyin. Bir taşım kaynatın ve kaynadıktan sonra suyu dökün. Aynı işlemi yineleyin, ancak bu defa kabukların biraz yumuşamasını sağlayacak kadar ateşte tutun. Suyu tekrar dökün, artık kabukların acılığının gitmiş olması lazım.

Pişmiş kabukları tencereye alın. Üzerine küp küp doğranmış soyulmuş portakal dilimlerini ve portakal suyunu ekleyin. Aynı çilek reçelinde olduğu gibi fokurdayana dek kaynatın. Kabuklar sert olduğu için bu reçeli biraz daha uzun pişirebilirsiniz, ama reçele ilave ettiğiniz meyve parçaları erimeye başlayınca daha fazla kaynatmayın.

Kaynamış meyve-kabuk karışımına şeker ekleyin. Genelde her bir cup pişmiş meyveye bir cup’tan biraz fazla şeker iyi oluyor. Ama gene az şekerle başlayıp damak tadınıza göre şekerini ayarlayabilirsiniz. Eklediğiniz şeker eriyince tadını kontrol edin, istediğiniz tatlılıktaysa şekerli karışım iyice kaynamaya başladıktan sonra 2-3 dk kaynamaya bırakıp ardından ateşten alın.

Yukarıdaki gibi kavanozlayıp, kavanozları ters çevirerek soğumaya bırakmayı unutmayın.

Afiyet olsun!