Yemek

Kabaramazsın Kel Fatma….

kabaramazsın ama kızarabilirsin pek ala! :))
Kabaramazsın ama kızarabilirsin pek ala! 

Son zamanlarda bloga çok fazla vakit ayıramadım, uzun ve yoğun bir kış geçirdik. Olanları sırasıyla yazacağım en kısa zamanda ama önce genel istek üzerine pişirdiğim Şükran Günü hindisinden bahsedeyim dedim.

Amerika’ya özgü bir bayram Şükran Günü. Aslında bir nevi sonbahar hasat bayramı, yani dini bir bayram değil.  Amerika’ya 1600’lü yıllarda ilk ayak basan göçmenler uzun süren deniz yolculuğundan sonra kara kışla yüzleşiyorlar geldikleri yeni kıtada.  Kışı atlatıp hayatta kalınca da, kendi ektikleri sebze ve meyvelerle Amerika’da bol bulunan vahşi hindileriden bir şölen hazırlıyorlar kutlamak için.  Söylenen o ki, ilk şükran günü yemeğini 53 göçmen ve davet ettikleri 90 kızılderili beraber yemişler; yemekte de bol bol hindi, meyve, tatlı patates ve kabak tüketilmiş.  İşte o günün anısına her yıl Kasım ayının dördüncü Perşembesi Amerika’da şükran günü kutlanıyor.

Şükran gününün klasik assolisti fırında hindi.  Hindi genelde beraberinde cranberry (kızılcık benzeri bir meyve) sosu, buralara özgü bir sebze olan tatlı patates (tadı ve görüntüsü patatese benzeyen, ama epey tatlı bir patates türü) ve stuffing ile servis ediliyor. Stuffing denen şey teorik olarak hindinin içine doldurulan bir karışım.  Bizdeki gibi pilavdan ziyade kroton ekmekleri, kereviz, baharat ve benzer sebzeler içeriyor.  Bazıları bunu hindinin içine koyup pişiriyorlar ama pişme süresini ciddi anlamda uzattığı için genelde ayrı bir kapta et suyu ile karıştırılıp üzerine peynir vs. konup fırında pişiriliyor ve hindi yanına garnitür olarak servis ediliyor.

Geçen yıl ilk geldiğimizde tam Şükran Günü öncesine denk gelmiştik, her yan hindi tarifi, hindi içeren reklam kaynıyordu.  Henüz  fazla ortalığı bilmediğimizden hindi işine girişmeye çekinmiştim, ama bu yıl cesaretimi topladım ve şükran günü için kocaman bir hindi pişirdim! Fena da olmadı hani.

Malum, bizde, Türkiye’de  hindi ancak o da bazen yılbaşında pişirilir ve benim için Türkiye’de yediğim hemen tüm hindiler hayal kırıklığı sebebi olmuştur.  Genelde ne kadar özenilse de kupkuru, kayış gibi birşey olur.  Çiğnedikçe ağızda büyür, bir türlü yutulmaz.  Burada öğrendim ki, hindi pişirirken dikkat edilmesi gereken iki husus var. Hindinin dışını hızlıca pişirip kızarmasını sağlamak, ancak sonra ısıyı düşürüp yavaş ve uzun zamanda pişirmek gerekli.  Bir de pişerken sürekli ama sürekli üzerini ıslatmak lazım.

Uzun bir internet araştırmasından sonra, yaklaşık 100 tane hindi tarifi okuyup, FoodNetwork isimli yemek tarifleri yayınlayan TV kanalında bol miktarda hindi pişiren meşhur aşçıları seyredip, evdeki tüm yemek kitaplarının ‘hindi’ başlığını hatmettikten sonra bütün cesaretimi toplayıp 12 pound ( yaklaşık 6 kg) büyüklüğünde bir hindi aldım….ve sonuç süper oldu!  Seri üretime geçmeyi planlıyorum seneye.

İşte tarif:

Malzemeler:

  • 1 adet hindi
  • 2 büyük soğan
  • 4-5 dal kereviz ( dal kereviz yoksa kök kerevizin yapraklarından ve bir kökü kullanabilirsiniz)
  • 4-5 havuç
  • 4-5 patates
  • 1 iri limon
  • 2 defne yaprağı
  • 1 demet maydonoz
  • 1 demet taze kekik
  • 1/2 kalıp tereyağı
  • tuz
  • karabiber
  • 1 bardak tavuk suyu

Yapılışı:

  • Fırını 450 F (230 C) iye ısıtın.
  • Hindiyi buzdolabından çıkarın, oda sıcaklığına gelmesini bekleyin.
  • İçini dışını iyice yıkayın, suyunu süzdürdükten sonra hem içini hem dışını kağıt havlu ile iyice kurulayın.
  • Büyük ve derin bir metal tepsiye patatesleri, havuçları, 1 soğanı, kerevizlerin yarısını irice doğrayarak yayın.  Ben ufak patatesleri hiç kesmedim; iri patatesleri, soğanı, havucu filan da ikiye böldüm.
  • Hindiyi sebze yatağının üzerine yerleştirin. Hindinin içini tuz ve karabiberle ovun, ardından içine demet halindeki maydonozu, dörde böldüğünüz soğanı, gene kabukları ile iri dilimlediğiniz limonu, kalan kereviz yapraklarını, kekik ve defne yaprağını yerleştirin.
  • Hindinin ayaklarını pamuklu bir iple bağlayın, ayrıca kanatların da altından ip geçirerek kanatların gövdeye tamamen yapışmasını sağlayın. (Bkz. Şekil 1A)

 

 

 

İplere dikkat!
İplere dikkat!
  • Erittiğiniz tereyağını hindinin üzerine her yanına gelecek şekilde bolca sürün.  Üzerine bolca tuz ve karabiber ekin.  (Tereyağı derinin kızararak nar gibi olmasını sağlıyor.)
  • Hindinin butunun en kalın kısmına bir et termometresi batırın.  ( Şart değil, ama az pişmiş tavuk ve hindi eti sağlık açısından zararlı olabilir, o nedenle termometre kullanmanızı öneririm, yoksa zamanı iyi ayarlayıp biraz temkinli olup fazla pişirmeniz gerekebilir.)

Eveeet, hindiniz fırına girmeye hazır artık.  Ama bundan sonrası hindinin kayış gibi olmaması için en önemli püf noktaları içeriyor, dikkat!

Hindiyi başlangıçta yüksek ısıda pişirmelisiniz, ancak ısıyı sonra düşüreceğiz.  Baştaki yüksek ısı hindinin dışını kızartıp içindeki suların pişerken dışarı kaçmasını engelliyor.  Bu şekilde daha sulu bir hindi pişirmek mümkün.  Yüksek ısı faslı sonrasında da hindiyi düzenli olarak ıslatmaya başlamak lazım.

  • Fırını zaten önceden 450 F ya da 230 C’ya ısıtmıştınız.  Hindiyi fırına koyup saat kurun, 30 dk kadar 450 F (230 C) de pişirin.
  • 30 dk sonunda bir kepçe ya da baster yardımı ile tavuk suyunu hindinin üzerine dökün.( Baster, biriken suyu tepsiden kolayca almaya yarayan bir alet. Resmini şurada görebilirsiniz, şart değil, kepçe de gayet işinizi görür.)   Tepside biriken sudan da alarak birkaç kez hindiyi iyice ıslatın.

img_3809

  • Fırın ısısını 350 F (180 C)’ye düşürün.  Gözünüz saatte olmalı, her 25-30 dk’da bir hindiyi yukarıda anlatıldığı şekilde tepside biriken sularla iyice ve bolca ıslatmalısınız.
  • Toplam pişme süresi pound başına 18 dk olarak hesaplanıyor.  Yani 10 poundluk bir hindiyi toplam 180 dk (3 saat)boyunca pişirmelisiniz. Kg kullananlar için kilo başına 36 dk diye düşünün.
  • Eğer termometre kullanıyorsanız termometre 165 F ( 74 C) gösterdiğinde; kullanmıyorsanız yukarıdaki süre hesabı sonunda hindinizi fırından çıkarın.

Pişirme işlemi bitti, ama sizin işiniz daha bitmedi.  Hindi büyük olduğu için içinin pişmesi fırından çıktıktan sonra bir süre daha devam edecek. Eğer bu anda keserseniz hindi bütün suyunu salıp kuruyacaktır.  Onun için 15 dk kadar dinlenmesi lazım.  Hindiyi hiç ellemeden üzerine aluminyu folyo örtün, 15 dakika sonra folyoyu kaldırıp keserek servis yapın.

Soframız hazır!
Soframız hazır!

Cranberry sosu ve diğer şükran günü yemekleri başka yazıya kaldı artık,

Afiyet olsun!

“Kabaramazsın Kel Fatma….” için 3 yorum

  1. ÜHÜHÜHÜHÜÜÜÜ ağliciim şimdi 😦 Senin yemeklerinin ne kadar lezzetli olduğunu biliyorum. Ağzım sulandı valla :)))

    Beğen

  2. Kabaramaz tabiiki Kel Fatma, bağlamisiniz Fatma’yi.
    Fatmagül’ün suçu ne ?
    Su an Türkiye’de bir dizinin adi ayni zamanda 🙂

    Beğen

Yorum yazın

Aşağıya bilgilerinizi girin veya oturum açmak için bir simgeye tıklayın:

WordPress.com Logosu

WordPress.com hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Facebook fotoğrafı

Facebook hesabınızı kullanarak yorum yapıyorsunuz. Çıkış  Yap /  Değiştir )

Connecting to %s

This site uses Akismet to reduce spam. Learn how your comment data is processed.