Çocukken en sevdiğim yazarlardan biri Jules Verne idi. Her romanı ile hayal dünyasına dalıp giderdim, … En sevdiğim romanlardan biri de Dünyanın Ucundaki Fener idi.
San Francisco şehir içi turlarını bitirdikten sonra, yakınlarda ama şehir dışında olan yerleri keşfe başladık. Gittiğimiz yerlerin içinde en çok beğendiğim ve beni çocukluğumda okuduğum romana götüren yer ise Point Bonita Feneri oldu.
Fener 1850’lerde yapılmış. Yapılma nedeni ise bariz: meşhur SF sisi. Körfezin giriş noktası yoğun sis nedeniyle sıklıkla görüşe kapandığı ve bu kayalık bölgede çok şiddetli okyanus akıntıları ve dalgalar olduğu için pek çok gemi batmış. En sonunda 1855’te büyük bir fresnel lensi içeren Bonita deniz feneri kullanıma açılmış.
Fenerin olduğu burun Golden Gate köprüsünün çıkışından sonra. Oldukça virajlı ve dik bir yoldan iniliyor ve inerken nefes kesen bir deniz manzarası görüyorsunuz. Fener kaya çıkıntılarının ucuna yapılmış, bu nedenle arabadan indikten sonra 1 km kadar yürüyerek fenere ulaşılıyor.
Fenere gitmek için kayanın içine oyulmuş bir tünelden geçmek gerekiyor. Tünelden geçtikten sonra küçük bir asma köprü var. fenerin inşa edildiği kaya granit, ama etrafındaki kayalar daha yumuşak bir başka cinsten. Bu nedenle yıllar içinde fenerin etrafındaki kaalar erimiş ve fener tek başına bir kayanın üstünde kalmış.

Köprü epey korkutucu, tahtaların arasından oldukça aşağıda hırçın dalgalar görülebiliyor. Şiddetli esen rüzgar ve denizin yıpratıcı etkisi nedeniyle önlem alınmış durumda, köprüde aynı anda en fazla iki kişi bulunabiliyor. Bunu sağlamak için de iki başında gönüllüler çalışıyor ve gelenleri köprüye teker teker salıyorlar.
Fenerin olduğu burun ise tam anlamıyla okyanusun içinde.
Bonita Deniz Feneri benim burada gördüğüm en beğendiğim yer oldu. İnsana müthiş bir sonsuzluk hissi veriyor.
Fener yolculuğumuz sırasında ise Golden Gate Köprüsünü kuzey yakasından bir kez daha görme fırsatımız oldu.
Havalar düzelince tekrar gideceğiz Bonita Deniz Feneri’ne, o zamana kadar Cüneyt’in makinesini de kullanmayı öğrenip daha iyi resimler çekmeyi umuyorum. 😀
en çok buna sinir oldum işte, bende patagonya’ya gidip sana kartpostal atıcam oradan
BeğenBeğen
Çok etkileyici manzaralar.. Kartpostal gibi.
BeğenBeğen